İSTANBUL YAŞAM KOÇU YÜKSEL KÖKSAL05354336620
yukselkoksal10@gmail.com
Okul Fobisi Nedir Ve Ailelere Çözüm Önerileri Nelerdir?
13/09/2018
Okullar eğitim – öğretim süreçlerine başlarken çocuklarda en
temel karşılaşılan sorunlardan biri okul fobisidir. İlk defa böyle bir durumla
karşılaşan ebeveynler şaşırmış bir halde en uygun çözümü bulmakta desteğe
ihtiyaç duyuyorlar. “Bir çocuğun okul deneyiminin beyin işlevi ve anatomisinde gerçek
değişimler yarattığı biliniyor” – Mel
Levine Okul fobisi çocuğun okulda yaşadığı sıkıntı, gerginlik,
huzursuzluk nedenidir. Herhangi bir huzursuzluk yada gerginliğin okul fobisi
olarak tanımlanabilmesi, çocuğun yaşıtlarına göre abartılı tepki
göstermesi durumudur. Okul fobisinin en
çok görüldüğü yaşlar, 5 – 6 yaş gurubu ile 11 – 12 yaş grubudur. 1900’lü
yıllarda okul ve eğitim sürecinin daha sistematik hale gelmesi ile okul fobisi
tanımı da litarütüre girmiştir. Sanıldığının aksine okul fobisi, sadece çocukta okula
başladığı süreçte değil, ileriki süreçlerde de yaşayacağı bir durum olabilir.
Bu durum her çocukta görülebilir. Okul fobisi ve
nedenleri Anneden ilk ayrılık okul fobisi sürecini başlatır. Annesine ve anne yerine bağlandığı baba, anneanne, babaanne,
bakıcıya bağlı olan çocuk sevdiği ve alıştığı bir ortamdan, sevdiklerinden
ayrılmak istemez. Çocuğun alışma süreci içinde gösterdiği direnç, tepkiler
zamanla ortadan kaybolmadığında bu durum kaygıya dönüşebilir. Okul fobisinin
nedenlerine ilişkin iki farklı görüş bulunmaktadır. 1. görüş: Anne – Baba Tutumlarından kaynaklı olduğuna dair. Bu görüşe göre iki farklı tutum aynı sonucu doğurmakta. Aşırı koruyucu aile tiplemesi ile aşırı
serbest tutum içindeki aile tiplemesi. Bunlardan ilki çocuklarının farklı
ortamlarda kişilik gelişimlerine sürekli müdahale ettiği için çocukta bağımsız
karar verme, başkaları ile iletişime geçme faaliyetini sekteye uğratır. İkincil
olanda ise tamamen otoritesiz bir yaklaşım çocukta uyum sağlayamama, yönsüzlük
davranışı yaratır. Özellikle anne – babada varolan bir yapısal kaygı eğilimi de
2.görüşte ifade edilecek olan çocuktaki fobiyi tetiklemektedir. 2. görüş: Biyolojik genetik yapının yol açtığına dair. Bu görüşe göre çocuk kaygı eğilimli bir genetik kodlama ve
yapısal durumundan dolayı bunu yaşamaktadır. Kimyasal ve nörolojik bir alt
nedenden dolayı oluşmaktadır. Kişisel görüşüme göre bu ikincil görüş ile birincil görüşün
birbirini nedensel olarak destekler nitelikte olduğudur. Önemli olan tetikleyen
nedenlerin neler olduğunu bulmak, nasıl bir tekniğin çözümü destekleyeceğidir. Okul Fobisi’ni
Tetikleyen Unsurlar: Anne – Baba arasında yaşanan sorunlar, özellikle babanın
anneye şiddet uygulaması durumlarında çocuk annenin yanında kalmak isteyebilir. Ailede karşılaşılan hastalık, göç, ölüm, sosyo – ekonomik
değişiklikler Okul, öğretmen değişikliği Okuldan tatil ya da farklı nedenlerle uzak kalma Okulda çocuğun öğretmeni ile sorun yaşaması, diğer çocuklar tarafından şiddet görmesi Çocuğun cinsel taciz, istismara maruz kalması Performans kaygısı: Çocuğun kendi potansiyelinden yüksek
başarı beklemesi, anne – babaların, öğretmenlerin mükemmeliyetçi tutumları Okul Fobisi Yaşayan
Çocukların Temel Özellikleri Endişe Hassasiyet yoğunluğu Duygusal yoğunluk Çabuk etkilenme Karşı tarafın duygularını fazla önemseme Okula uyumda veliler nelere dikkat etmeli? Okul fobisi ve annenin rolü Çocuk doğal gelişimi içerisinde psikolojik, fizyolojik, zihinsel
gelişimi açısından 3 yaşa kadar anneye yapışık yaşar. Bu yapışıklık durumu 5
yaşa kadar çocuğun doğal bireyselleşme sürecini desteklemesi için anne, baba
tarafından yavaş yavaş bağımsızlık davranışları desteklenmelidir. Eğer anne –
baba çocuğun yapışık davranış eğilimlerini besler, onlar da çocuğa yapışık
davranırlarsa, yetişkin kimliğinde dahi bireylerin anneye bağımlı oldukları
gözlemlenebilir. Bu bağımlılık süreci mutlaka anne olması gerekmiyor, anneyi
temsil eden baba, babaanne, anneanne de olabilir. Okul fobisi bu bağlamda
“ayrılma kaygısı bozukluğu” dur. Tıpta buna “seperasyon anksiyetesi”
denilmektedir. Okul Fobisi Yaşayan
Çocuğa Yaklaşım nasıl olmalıdır? – Okul fobisi yaşayan çocuk, şımarıklık yapıyor diye
kınanırsa, eleştirilir, uyum sağlaması için zorlanırsa bu durum ona zarar
verebilir. Kaygı durumunu çocuk elinde olmadan yaşamaktadır, en önemli yaklaşım
ona karşı gösterilecek anlayıştır. Bu durum erken çözülmezse ileride yaşıtları
ile geziye gidemez, herhangi bir etkinliğe katılamaz, başka bir evde kalamaz. – Yeni bir kardeş olması durumunda, çocuğa duyulan sevginin
dengeli bir şekilde devam etmesi gerekir. – Anne – Baba öğretmenleriyle işbirliği içinde olarak
çocuğun okulda güven ortamında olduğunu hissettirmelidir. – Çocuğun anne – baba dışında farklı ortamlarda kalabilmesi
desteklenmelidir. İlk önce yakınlarında kalarak alıştırılmalı, daha sonra
farklı ortamlarda anne – babasız bağımsız davranabileceği ortamlar
hazırlanmalıdır. – Çocuk okula gitmek istemediği durumlarda okula gitmesi yönünde
ikna edilmelidir. Gerekirse, anne, baba ile gitmelidir bir süre. Çocuğa verilen
sözler tutulmalı ve tutarlı davranılmalıdır. – Okul fobisinin derecelerine göre çocuğun okula alışma
süreci desteklenmelidir. Çocuk okula gidiyor, sınıfa girmiyorsa gerekirse
kapıda anne ya da baba beklemelidir. – Okul fobisi olan bir çocuk, okula ilk başladığı yıllarda
öğretmeni tarafından “bırakın okula alışsın” denildiğinde, bundan ciddi bir
yara alabilir. Normal bir çocuk için bu ifade doğru olabilir, ancak okul fobisi
olan bir çocuğun bu durum kaygısını tetikleyebilir. Bu yüzden tolerenslı ve
sabırlı davranması gerekir öğretmenlerin. İlk etapta anneler sınıfa alınabilir,
ikinci gün kapıda olmalarına izin verilebilir, daha sonra biraz daha uzakta
bekletilebilinir. – Okul fobisi yaşayan çocuğa öğretmenin özel davranması,
onun hassasiyetini dikkate alması gerekir. ” Ben özel davranamam hiçbir çocuğa”
dememeli. Okul fobisi olan çocukla daha samimi bir iletişim kurmalı. “Bak
kocaman oldun, anneni yanında getiriyorsun” gibi tutumlar gösterilmemeli. – Okul fobisi yaşayan çocuğun annesi, babası belki bazen
günlerce okul kapısında bekleyebilir, çocuk bir gün mutlaka okula alışacaktır.
Bu konuda okul öğretmenlerinin, idarecilerinin anlayışlı bir tutum sergilemesi
gerekir. Okul fobisinde panik
– atak durumunun fiziksel belirtileri: Kalp çarpıntısı Ağız kuruluğu Terleme, titreme Uyuşma Sık idrara çıkma Bulantı, karın ağrısı Okul fobisinde en zor vaka evden dışarı çıkamayan
çocuktadır. 1 saat bile olsa çocuk mutlaka okula gitmeli, zamanla bu süre
uzatılmalıdır. Çocuğun okula alıştırılması sistematik olarak geliştirilmelidir.
Çocuk okula gittiğinde anne beklemesi gerekiyorsa bekleyecektir, kaçmayacaktır. – Çocuğa evde sürekli bu kaygı durumunu hatırlatan
konuşmalar yapılmamalıdır. – Abartılmadan ödüllendirme yapılabilir. Her okula gittiği
gün için bir artı verilir, 5 ya da 10 artısı olduğunda ödüllendirilir. – Öğretmen okul fobisi yaşayan çocuğun durumunu diğer
çocuklara uygun bir dille anlatmalıdır. – Çocukla anne – babanın çocuğun duygularını anlayan bir
iletişim ortamı sağlaması gerekir. – Psikiyatr desteği alındığında, ilaç takviyesi öneriliyorsa
bu durum okul fobisini ileri seviyede kaygı bozukluğu olarak yaşayan çocuğun
çözümünü hızlandıracaktır. – Okulların fiziki yapısı da kaygıyı tetikleyebilir. Büyük
mekanlar, renksiz sınıflar yerine, daha küçük mekanlar, renkli sınıflar çocuğun
daha rahat, insancıl ortama uyum sağlamasına neden olur. – Dikkat eksikliği, hiperaktivitesi olan çocuklarda okul
fobisi daha sık görülmektedir. Bu konuda dikkatli olunmalıdır. – Okul fobisi tespit edilmiş bir çocuk tedavi ihtiyacı
duyar. Bu çocuğun annesinin sınıfta sonra da dışarıda kalmasına izin
verilmelidir. Diğer çocuklar gibi uzun süre sınıfta kalmaması anlaşılmalı, bu
konuda zorlama yapılmadan annesi ile iletişim kurmasına izin verilmelidir. – Başarısı teşvik edilmeli sınıf içinde ödüllendirilmelidir. – Anne – Baba – Öğretmen işbirliği içinde çocuk güven
ortamında olduğunu hissetmelidir. Bu sorunu yaşayan çocuklarınız için bir uzman desteğine başvurmak
isterseniz; Yüksel Köksal Aile Danışmanı & Kişisel Gelişim Profesyoneli İletişim: 0535 433 66 20
/ 0505 767 58 85 kuantumkoc@hotmail.com Kaynaklar: Her Çocuk Başarabilir, Dr. Mel Levine İndigo 4 Eylül 2012 |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Teknoloji Bağımlılığı Nedir? Zararları ve Nasıl Önlenir? - 30/06/2019 |
Teknoloji Bağımlılığı telefon, bilgisayar, akıllı cihazlar ve oyun konsolları gibi dijital aygıtların, aşırı ve kontrolsüz kullanımı sonucunda ortaya çıkan bir bağımlılık çeşididir. |
BERTRAND RUSSELL’IN ‘MUTLU OLMA SANATI’ İSİMLİ KİTABINDAN ÇIKARILACAK 6 DERS - 04/04/2019 |
arihin en büyük filozoflarından Bertrand Russell’ın aykırı kitaplarından ‘Mutlu Olma Sanatı’, ufkunuzu geliştirip bakış açınızı değiştirecek yaklaşımlar sergiliyor. |
ANNELİK VE CİNSELLİK İKİLEMİNDE YANLIŞ BİLİNEN KONULAR - 31/03/2019 |
GEBELİK VE CİNSEL YAŞAM |
CİNSELLİK KADINLARIN ANLAM DÜNYALARINDA FARKLI BİR KÖŞEYE OTURUR - 29/03/2019 |
Modern toplumlarda kadınlar için cinselliğin anlamı da farklıdır. |
Çocuklara Empatiyi Yapabilmeyi Nasıl Öğretebiliriz? - 23/03/2019 |
“Empati başka bir insanın bakış açısından bakmanın çok daha ötesine geçiyor” |
Bir Psikologun Yazdığı Mektuptan İlişkiler Üzerine 16 Kıymetli Tavsiye - 21/03/2019 |
Psikolog Gerald Rogers zor bir boşanma geçirdikten sonra Facebook arkadaşları ve takipçileri için bir açık mektup yazmış. |
Çocuklarda ki Sosyal Fobi Nedir? Belirtileri ve Kurtulma Yolları Nelerdir? - 15/03/2019 |
İnsanın yaşamını olumsuz yönde etkileyen sosyal fobi nedir? |
ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ VE KURTULMA ÖNERİLERİ - 08/03/2019 |
Toplumda çok fazla önemsenmiyor ama özgüven eksikliği çocuk yaşlarda başlayıp yetişkin dönemde; depresyon ve sosyal fobi gibi rahatsızlıklara yol açabiliyor. |
BİLİNÇALTI NEDİR VE NASIL ÇALIŞIR ? BİLİNÇALTIMIZI PROGRAMLAYARAK YAPABİLECEĞİMİZ İNANILMAZ ŞEYLERİ - 28/02/2019 |
Bilinçaltı Nedir? |
Devamı |